Dişi Aidiyetini Arıyor

Yüzyıllardır dişi erilin egemenliğinde kendini var etme, kendini dahil hissetme savaşı vermekte.

Yüzyıllardır dişi bir özgürlük şarkısı söylemekte..

Yüzyıllardır dişi bir aidiyet ve bir varolma savaşı vermekte.

Yüzyıllardır dişi aidiyetini arıyor..

Kadınlar aidiyetlerinin kaybıyla birlikte, güçlerini ve kimliklerini yitirdiler. Erkeklerse katılaştılar, sevgiyi paranın ve rütbenin gücünde aradılar. Çünkü dişi gücün reddedilmesi erilin sevgi ile bağlantısının kesilmesi demektir.

Kadınlar yaşadıkları zulümlerle korkutularak ‘Ben’ diyemedikleri için ‘Sen’ diyerek varolmaya çalıştılar.

Egemen eril gücün Dişi gücü yüzyıllardır zorbalıkla, baskılarla, tehditlerle, söz hakları ve saygın gücü elinden alınarak, bilgeliği yüzyıl öncesinin topraklarına gömüldü. Hayatta kalabilmek için istemediği şeyleri yapmaya ve öyle yaşamaya mecbur bırakıldı. Hayatta kalmak için erilin boyundurluğunda, onun istediği ve istemediği şeyleri yaparak geçirdi. Onun kurallarına göre yaşadı. Kendi kudretli dişi gücünü ve tarihini unuttu. Kadınlar içlerindeki Aslan güçlerini unuttular/unutturuldular. Dişiler kurban hissiyle özdeşleştiler. Eriller fail.

Kurbanın ve failin ötesinde bir yaşam mümkün…

Gerçekten tarihi kadınlar yazsa nasıl bir tarih okurduk merak ediyor musunuz? Ben merak ediyorum..

Kadın günbe gün kendine yabancılaştı. Kadın kadının yanında olmak yerine karşısında durdu. Kadın kadına dostça değil düşmanca baktı. Kendine tehdit gördü.
Ve işte bence tamda burada Dişi kendi doğasına aidiyetini yitirdi. Güvensizlik aidiyetsizlik getirir.. Aidiyetsizlik ise yalnızlık…

Dişi güç;
kendine olan aidiyetini,
yaşama olan aidiyetini,
doğaya olan aidiyetini,
sevgiye olan aidiyetini yitirdi…

Dişinin aidiyetsizliği çok büyük kollektif bir yara.
İçindeki yaralı dişi aidiyetini arıyor…

Duyuyor musun?

Bilge Kadim Ataların sana sesleniyor!

Duyuyor musun?

“Bizi sende uyandırma vakti geldi!
Tarihi yeniden yazma vakti geldi!
Kendi gücüne sahip çıkma vakti geldi!” diyorlar.

Dişinin gücüne, şefkatine, bilgeliğine uyanma vakti geldi!

Korkuyla değil sevgiyle kendini varetme vakti geldi!
Ben-Sen yerine BİR olma vakti geldi!
Savaşarak değil, gücüne uyanarak yaratma vakti geldi!

Dişiler size sesleniyorum! Bir an için gözlerinizi kapatın ve içinizde bu sorunun yankılanmasına izin verin.

-Aidiyetimi bulmak için eneye ihtiyacım var?

-Ait hissetmek için kendimde nelerden vazgeçtim?

İki sorununda içinizde titreştirdiği hislere odaklanın… Size neler söylüyor?

Dişi ararsa, aradığını yaratır!
İçindeki dişi değerini arıyor!
Değerine uyanıyor!
Dişilerin içindeki özlem ve acı büyüdükçe, varlığını hakkıyla yaşatabilme enerjisi kendini var ediyor!

Feda eden değil, kendini gerçekleştirerek örnek olan, ilham olan, birbirinin varlığına saygı duyan, birbirinden güç alan, Varolma savaşı ve değer savaşı vermeyen, yasını ve sevincini birlikte paylaşarak yaşayan, insanlığına uyanmış bir toplululuk hayal ediyorum…

Topraklarımız artık eskisi gibi ürün verip beslemiyor.

Dişilerin içindeki özlem ve acı büyüdükçe, varlığını yaşatabilme şart oluyor. Artık zamanı geldi.

Kendini Feda eden kendinden vazgeçen değil, kendini gerçekleştiren hem var eden, hem varlığının mücadelesini vermek zorunda kalan kadınlar

Yüzyıllardır bir özgürlük şarkısı söyleyen, var olma savaşı veren kadınlar yüzyıllardır dışlanarak uyuşturulmuş dişinin gücüne uyanma zamanı!
Kendisi için yaşamayı unutan kadınlar

Kadınlar Aslan güçlerini unuttular/unutturuldular.. Dişiler kurban hissiyle özdeşleştiler. Kendilerini zayıf gördüler. Ama artık dişi güç tekrar uyanıyor!

İçimizdeki dişi aidiyetini ne zaman yitirdi?

Olduğu gibi kabul edilmeyen, özgür olmak isteyen kadınlar.

Aidiyeti davet etmek için neye ihtiyaç var? Güvene ihtiyaç var.
Ait hissedememenin verdiği bir değersizlik hissi.. Görülmemişliğin,

Bilgelik dişiden geçer.

Şimdi Tanrıçaların çağını yeniden buraya getirmen gerekiyor. Ve bir aidiyet çemberinde olarak.

Ait hissettiğin zaman mı güven hissedersin, güven hissettiğin zaman mı ait hissedersin?

Acıların sahipsiz çocuk gibi bekliyor.
Atalarının dili korku diliydi…
Yalnız olmama ihtiyacını görüp topluluğu oluşturmak sanıyorum ki bu topluluğu oluşturmanın ilk adımı.
Ve seni komün oluşturmayı, topluluk oluşturmayı durduran parça durdu. Seni durduran parçayı bırakmak gibi ve sürece doğallıkla açılabiliyorsun.
Toplulukla karşılaştığım zaman oluşan gerginlik şimdi çözülmüş gibi hissediyorum.
Kendi sürünü kendi kabilini oluşturmak, senin gibi 52 herz dilinden konuşan.
30-40 yıllık yalnızlık değil, en çok yüzyıllık yalnızlık dokunuyor idu bana…

Vakit geldi!
Egemen eril gücün Dişi gücü yüzyıllardır zorbalıkla, baskılarla, tehditlerle, söz hakları, saygın gücü elinden alınarak, bilgeliği yüzyıl öncesinin topraklarına gömüldü. Hayatta kalabilmek için istemediği şeyleri yapmaya ve öyle yaşamaya mecbur bırakıldı. Hayatta kalmak için erilin boyundurluğunda, onun istediği ve istemediği şeyleri yaparak geçirdi. Onun kurallarına göre yaşadı. Kendi kudretli dişi tarihini unuttu. Gerçekten tarihi kadınlar yazsa nasıl bir tarih okurduk merak ediyorum.

Kadın gün be gün kendine yabancılaştı. Kadın kadının yanında olmak yerine karşısında durdu. Kadına kadına dostça değil düşmanca baktı.
Varlığının onaylanması kabul görmesi için gücünü bedel etti kısacık ömrüne. Hayatta kalmak ise her şeyden önemliydi. Yaşamlar boyu dişinin boyundurluğunun, yaratımın kısırlığının acısı devam etti.

Dişi güç;
kendine olan aidiyetini,
yaşama olan aidiyetini,
sevgiye olan aidiyetini yitirdi.

Dişinin aidiyetsizliği çok büyük kollektif bir yara. İnsan gerçekte
İçindeki yaralı dişi aidiyetini arıyor…
Duyuyor musun?
Bilge Kadim Ataların sana sesleniyor!
“Bizi sende uyandırma vakti geldi! Tarihi yeniden yazma vakti geldi! Kendi gücüne sahip çıkma vakti geldi!”diyorlar…
Dişinin gücüne, şefkatine, bilgeliğine uyanma vakti geldi!

Dişi İçimizdeki dişi aidiyetini ne zaman yitirdi?

Dişiler size sesleniyorum! Bir an için gözlerinizi kapatın ve kendinize şu sorunun içinizde yankılanmasına bir an için izin verin.

Ve eğer dişi ararsa aradığını da yaratır! İçindeki dişi değerini arıyor! Değerine uyanıyor! Topraklarımız artık eskisi gibi ürün verip beslemiyor.

Dişilerin içindeki özlem ve acı büyüdükçe, varlığını yaşatabilme şart oluyor. Artık zamanı geldi.

Kendini Feda eden kendinden vazgeçen değil, kendini gerçekleştiren hem var eden, hem varlığının mücadelesini vermek zorunda kalan kadınlar

Yüzyıllardır bir özgürlük şarkısı söyleyen, var olma savaşı veren kadınlar yüzyıllardır dışlanarak uyuşturulmuş dişinin gücüne uyanma zamanı!
Kendisi için yaşamayı unutan kadınlar

Kadınlar Aslan güçlerini unuttular/unutturuldular.. Dişiler kurban hissiyle özdeşleştiler. Kendilerini zayıf gördüler. Ama artık dişi güç tekrar uyanıyor!

Sevgilerimle,

Shakti Komala